İnşaat sektörü temsilcileri, İNDER: Merdiven altı üretim yapanı ihbar edin
Yazar: Onur Divan
17.06.2014
Kişi Okumuş
0 Yorum
İNDER Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım, müteahhitlik mesleğinin bir güven kurumu olduğunu ifade ederek “Şayet bu kuruma güvenilmiyorsa, bu işi yapan kişiler saygın kişiler değilse, insanların barınma hakkı ihlal ediliyor demektir. Ancak otomotivcilerin yaptığı gibi ihbar etmek suretiyle, merdiven altı imalatların önüne geçerek haksız rekabeti önlediğimiz taktirde netice alabiliriz” şeklinde konuştu.
İstanbul İnşaatçılar Derneği (İNDER) sektörün önde gelen isimlerini akşam yemeğiyle bir araya getirdi. Levent Tenis Kulübü tesislerinde gerçekleştirilen bu önemli yemekli toplantıda, İNDER Yönetim Kurulu ile bir araya gelen sektör temsilcileri, inşaat dünyasında yaşanan son gelişmeleri değerlendirdi, sorunları ve çözüm önerilerini paylaştı.
Toplantıda konuşan İNDER Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım, inşaat sektöründe sıkıntıların ifade edilmesinin zor olduğunu vurgulayarak “Zira hepimizin gocunduğu bir taraf var” diyerek konuştu. İnşaat sektörünün sıkıntılarını ifade ederken sanki ‘karnından konuştuğunu’ ifade eden Durbakayım “Biz meslek erbapları, inşaatçılar olarak işlerimizi hakkıyla yaptığımız taktirde dertlerimizi dile getirebilir, haklarımızı arayabiliriz. Hangi konuyu götürürsek götürelim, kimi şeyleri eksik beyan ettiğimiz, istediğimiz gibi kılıfına soktuğumuz ve hakkıyla yapmadığımız gibi bir kanı var. Bu kanısı silmek zorundayız” diye konuştu.
Müteahhitlik kurumunun bir güven kurumu olduğunun altını çizen Nazmi Durbakayım “Şayet bu kuruma güvenilmiyorsa, bu işi yapan kişiler hatırlı kişiler değilse, insanların barınma hakkı ihlal ediliyor demektir. Otomotivcilerin yaptığı gibi ihbar etmek suretiyle merdiven altı imalatların önüne geçebiliriz. Haksız rekabeti önlediğimiz taktirde netice alabiliriz” dedi.
Bugün inşaat sektörünün başka bir hayli konuda otomotiv sektörünü örnek alması gerektiğini belirten Nazmi Durbakayım sözlerine şöyle devam etti:
“Zira en örgütlü olmuş olanlar onlar. Bir distribütörlük almak için dahi bir servis ağı olması gerekli, bir stoku olması gerekli. Fakat bugün inşaat yapacağım diyen bir kurum veya kişi bunu yapabiliyor ve bundan memnun kalmazsa çekip gidebiliyor. Yaptığı ürün de ortada kalıyor. Bugün Türkiye’ye girecek olan otomotiv markalarını devlet denetliyor. Hurdaya çıkacak olan Otomobil markalarını Türkiye’ye sokmuyor. Fakat hurda olacak inşaatların yapılmasına hala destur veriliyor. Bugün altyapısı olmayan kişilerin bu işi yapmasına destur veriliyor. Belki patron olarak yapabilirler fakat ekibini kurmak, Ar-Ge çalışmasını yapmak zorunda. Parası olan herkesin Türkiye’de özensiz bina yapmaya hakkı yok. Zira yapılan yapıların yaşaması gerekli.”
‘Kentsel Dönüşümün Karşısında Duranlar Var’
Türkiye’de hala master tasarıları olmayan şehirlerde yaşandığını ifade eden Nazmi Durbakayım, master tasarıların yapılması ile ilgili en çok inşaatçıların istekli olması gerektiğini vurguladı. Geçtiğimiz dönemde İNDER, KONUTDER ve GYODER’in bu konuda ortak raporlar hazırladığını ve yetkililere sunduğunu anlatan Durbakayım, ancak tüm bunların yetersiz olduğunu, Türkiye’de hala afet yasasının ve şehirsel dönüşümün karşısında duran bir anlayışın bulunduğunu söyledi.
Hali hazırda afet yasası hakkındaki en büyük korkunun ‘anayasayı ihlal mi edecek, uygar yasada bu haktır’ düşüncesi olduğunu belirten Durbakayım, inşaatçıların kötü icraatlarından dolayı ortaya çıkan Kat Mülkiyeti Yasayı’nun, kötü binaların yenilenmesi noktasında inşaatçının elini kolunu bağladığını söyledi. Yenileme çalışmalarında kat maliklerinden birinin direnmesinin bütün süreci kilitlediğini anlatan Durbakayım “Bizim mucize dediğimiz Kat Mülkiyeti Yasası başımıza bela oldu” dedi.
‘Gerekirse Çekilebileceğimizi Bilmeliler’
Türkiye’de istihdamın yüzde 20’sini sağlayan inşaat sektörüne herkesin gözü gibi bakması gerektiğini müdafaa eden Nazmi Durbakayım, buna karşılık belediyeler başta olmak üzere birçok müessesede inşaatçıların gördüğü muameleyi tenkit etti. Nazmi Durbakayım şöyle devam etti:
“Vur abalıya örneği herkes bu sektöre vurursa, bankacısı, belediyecisi, yurttaş vurursa bu iş olmaz. Bugün en ufak bir inşaat şirketinde çalışan sayısı 100. O şirketin sahibi, patronu bu arada rençperi. Belediyeye gittiğinde rantçı muamelesi görüyor. Böyle bir şey olabilir mi? Biz mevkileri, makamları el üzerinde tutuyoruz, saygımız sonsuz. Biz bu makamlara bu kadar itibar ederken bu makamları işgal eden kişilerden de saygı görmeliyiz. Onlardan icazet veyahut borç para almaya gitmiyoruz. Olması şart olan şekilde, bir işimizin görülmesi için geliyoruz. Bizim dernek olarak, meslektaşlar olarak belli şekilde reaksiyonumuzu göstermemiz lazım. Bu işi yapmaktan keyif duymadığımızı ve gerekirse sektörden çekileceğimizi bildirmeliyiz”
‘Herkes İnşaatçı Olamaz’
İNDER Onursal Başkanı ve Aşçıoğlu İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Yaşar Aşçıoğlu da İstanbul’daki deprem riskine karşın kentsel dönüşüm çalışmalarının gerektiği kadar hızlı ilerlemediğini belirterek “Bu konuda başta başkanımız olmak üzere derneğimizin alakalı mercilere, bakanlıklara gerekirse başbakana konuyu arz etmek noktasında, bilgilendirmek noktasında, yardımcı olmak noktasında başvuruları olması lazım” dedi.
Türkiye’de her önüne gelenin inşaat işiyle ilgilenebildiğine de dikkat çeken Aşçıoğlu şunları söyledi:
“Her önüne gelen inşaatçı olamaz. İnşaatçı olmak deneyim, bilgi, birikim ve şirket aklı gerektirir. Onlarca çeşit kalemi uyum içerisinde çalıştırmak her yiğidin harcı değildir. Şimdi önüne gelen herkes inşaat yapmaya başladı. ‘Benim param var, ben inşaat yaparım’ diyor. Yapamazsın kardeşim. Üç katlı, beş katlı, 10 katlı binaları yıkmak kolay. Bunları yaptık mı? Tamam yaptık. Ama şimdi 20 katlı, 40 katlı teknolojik binaları, yüzyıllık binaları, yine ve büyük yapılan binaları yıkmak hem memleket için doğru değil, hem mesleksel olarak doğru değil. Dolayısıyla bunu hangi akılla, hangi hizmetle, hangi fikirle önleriz bilmiyorum. Ama bunu kesinlikle önlememiz gerekir.”
Kaynak: Emlakpencerem.com
Editörün Diğer Yazıları :
- Konutta Balon mu Var?
- BİTÜDER’den Uyarı: Binalarımızın Yüzde 90’ı Riskli!
- İhracatın harcı hazır
- İnşaatta Demir Kavgası
- İmar Operasyonu Sektörü Nasıl Etkiler?
Bunu paylaş:
YORUMLAR
GÜNLÜK DEMİR FİYATLARI
Bölge | Ø8 | Ø10 | Ø12-32 |
İstanbul | 15200 ₺ | 15100 ₺ | 14850 ₺ |
İzmir | 14900 ₺ | 14750 ₺ | 14550 ₺ |
Karabük | 15100 ₺ | 14900 ₺ | 14700 ₺ |
Biga | 14950 ₺ | 14800 ₺ | 14600 ₺ |
Payas | 14850 ₺ | 14700 ₺ | 14500 ₺ |
Gebze | 14950 ₺ | 14850 ₺ | 14600 ₺ |
Samsun | ₺ | ₺ | ₺ |
Ankara | 15300 ₺ | 15150 ₺ | 14950 ₺ |
Bursa | 15200 ₺ | 15050 ₺ | 14850 ₺ |
Kütahya | ₺ | ₺ | ₺ |
Sivas | 15150 ₺ | 15000 ₺ | 14800 ₺ |
Detaylı Görünüm |
BENZER İÇERİKLER
FACEBOOKTA BİZ